Türk-İş Gaziantep’ten haykırdı: “Eylemse eylem, grevse grev!”
Kamuda çalışan yaklaşık 600 bin işçiyi ilgilendiren 2025 Yılı Kamu Toplu İş Sözleşmeleri Çerçeve Protokolü görüşmeleri sürerken, TÜRK-İŞ Gaziantep İl Başkanlığı’na bağlı sendikaların başkanları ve üye işçileri, Balıklı Parkı’nda iktidara seslendi: “Eylemse eylem, grevse grev!”

Kamuda çalışan yaklaşık 600 bin işçiyi ilgilendiren 2025 Yılı Kamu Toplu İş Sözleşmeleri Çerçeve Protokolü görüşmeleri sürerken, TÜRK-İŞ’e bağlı sendikaların üyeleri zam oranının yetersizliğine ilişkin açıklama yaptı.
Kamu kurum ve kuruluşlarındaki 600 bine yakın işçiyi kapsayan 2025 Yılı Kamu Toplu İş Sözleşmeleri Çerçeve Protokolü görüşmelerinde süreç devam ediyor.
İktidarın önerdiği zam oranını yeterli bulmayan TÜRK-İŞ’e bağlı sendikaların başkanları ve üye işçileri, Türkiye genelinde Kamu İşçisi Sözleşme Protokolüne ilişkin basın açıklaması yaptı.
TÜRK-İŞ Gaziantep İl Başkanlığı’na bağlı sendikaların başkanları ve üye işçileri de, Balıklı Parkı’nda iktidara seslendi.
“Bu Teklif Toplu Sözleşme Değil, Toplu Oyalama!”
TÜRK-İŞ Gaziantep İl Başkanı Mehmet Akif Sarıca tarafından okunan açıklamada, kamu işçilerine önerilen zam oranının kabul edilemez olduğu belirtildi. Sarıca, “Geçtiğimiz hafta 81 ilde uyardık, çağrıda bulunduk. Bu teklif, işçiyi açlığa mahkûm etmektir. Bugün bir adım daha atıyoruz. Artık meydanlardayız, sokaklardayız. Taleplerimiz karşılık bulana kadar mücadele edeceğiz” dedi.

“İşçiyi Görmezden Gelen Bir Teklif”
Son yapılan toplantıda hükümetin teklifinin, işçinin emeğini yok sayan bir anlayışla hazırlandığını vurgulayan Sarıca, teklife kamuoyunun da tepkili olduğunu söyledi. Sarıca, “Bize reva görülen ücret, işçi kitlemiz ve toplum tarafından üzüntüyle karşılanmıştır” ifadelerini kullandı.
“TÜİK’in Rakamları Gerçeği Yansıtmıyor”
Basın açıklamasında TÜİK’in enflasyon verileri de eleştiren Sarıca, “Mutfakta yangın var ama TÜİK hala ‘güzel havalardan’ bahsediyor. Biz pazarda, manavda gerçek enflasyonu yaşıyoruz. İşçi, TÜİK’in raporlarına değil, cebindeki üç kuruşa bakıyor” dedi.

“Sadaka Değil, Hakkımızı İstiyoruz”
Vergi sisteminin adaletsizliğine de dikkat çeken Sarıca, “Maaşlarımız daha elimize geçmeden yüzde 27’si eriyor. Az kazanandan çok vergi alan bir düzende adalet olmaz. Biz sadaka değil, emeğimizin hakkını istiyoruz” dedi.
Talepleri karşılık bulana kadar mücadelelerinden vazgeçmeyeceklerini vurgulayan Sarıca, “Yanlış hesaplarınızın faturasını biz emekçilere ödetemezsiniz. Çıkıp bir sokağa bakın, çarşıya pazara bakın. Sadaka değil, hakkımızı istiyoruz. Kuru vaat değil, toplu sözleşme hakkı istiyoruz. Adil bir ücret, güvenli bir gelecek istiyoruz. Onurlu bir yaşam talebimizden geri atlım atmayacağız. Emeğimizi yok sayanlar işçinin sesini duyana kadar susmayacağız.” diye konuştu.
BAHRİ UÇAR