Gaziantep Tabip Odası’ndan 109 milyon TL’lik tazminat cezasına tepki
Gaziantep Kilis Tabip Odası Yönetim Kurulu, kentte özel bir hastanede görev yapan bir kulak burun boğaz uzmanına, yaptığı bir ameliyat sonrası gelişen komplikasyon nedeniyle yerel mahkeme tarafından verilen 109 milyon TL’lik tazminat cezasına ilişkin yazılı bir açıklama yayımladı.
Açıklamada, söz konusu kararın yalnızca ilgili hekimi değil, tüm ülkedeki hekimleri derin bir kaygıya sürüklediği belirtilerek şu ifadelere yer verildi:
“Elbette hiçbir maddi karşılık, bir hastada meydana gelebilecek olumsuz bir sonucun bedeli olamaz. Sağlık hizmeti sunarken birincil önceliğimiz hasta güvenliğidir. Bizler ‘önce zarar verme’ ilkesiyle hareket eden, hastalarına şifa sunmak için çalışan bir meslek grubuyuz. Ancak her tıbbi müdahale, tüm dünyada olduğu gibi komplikasyon yani istenmeyen sonuç riski taşır. Bu riskler, müdahale öncesinde hastaya ve yakınlarına ayrıntılı şekilde anlatılır, onam alınır.”
“KOMPLİKASYON İLE MALPRAKTİS MUTLAKA AYIRT EDİLMELİDİR”
Tabip Odası, komplikasyon ile kötü tıbbi uygulama (malpraktis) arasındaki farkın mutlaka gözetilmesi gerektiğine dikkat çekti:
“Hekimin kusur ve sorumluluklarının titizlikle incelenmesi, hasta haklarının korunması ve kötü tıbbi uygulamaların adil biçimde tazmin edilmesi tartışmasız gerekliliktir. Ancak tıbbi müdahalelerde gelişebilecek komplikasyonların kötü uygulamalardan ayrılması büyük önem taşır ve bu değerlendirmeler tarafsız bilim kurulları tarafından yapılmalıdır.”
“BİR HEKİMİN ÖMRÜ BOYUNCA KAZANAMAYACAĞI CEZA İZAHA MUHTAÇTIR”
Verilen tazminat miktarının orantısız olduğuna dikkat çeken Tabip Odası, bunun hekimler üzerinde ciddi baskı oluşturduğunu belirtti:
“Bir hekimin meslek hayatı boyunca kazanamayacağı tutarda ceza verilmesi izaha muhtaç bir durumdur. Böylesi cezalar, tüm hekimlerde ciddi bir baskı ve endişe oluşturmakta; bu da riskli ameliyat ve müdahalelerden kaçınma eğilimini beraberinde getirmektedir. Sonuçta en çok zarar gören yine halkın sağlığı olacaktır.”
“DEFANSİF TIP, TOPLUM SAĞLIĞINI TEHDİT EDER”
Gaziantep Kilis Tabip Odası, bu tür kararların hekimleri “defansif tıp” uygulamalarına yönelttiğini ve bunun sağlık hizmetine erişimi zorlaştırdığını ifade etti:
“Defansif tıp davranışı, hekimlerin riskli işlemlerden uzak durmasına, gereksiz tetkik ve yönlendirmelere yol açar ve hasta-hekim ilişkisini zedeler. Hekim-hasta ilişkisinde cezalandırma korkusu baskın hale gelirse, zarar gören bütün toplum olur.”
“HEKİMLER DE EN AZ HASTALAR KADAR ÜZÜLÜR”
Açıklamada, gelişen komplikasyon sonucu zarar gören hastanın ve ailesinin yaşadığı acının hiçbir şekilde telafi edilemeyeceği vurgulandı:
“Ameliyat sonrası yatağa bağımlı hale gelen bir çocuğumuzun ve ailesinin yaşadığı acıyı hiçbir maddi karşılık dindiremez. Bizler insanlara şifa olmaktan başka hiçbir şey düşünmeyen bir mesleğin mensuplarıyız ve en çok üzülen yine biz oluyoruz. Çünkü biz de birer anne, baba, evlat ve kardeşiz. Hastamızın acısı dindiğinde biz de mutlu oluruz.”
“SAĞLIK BAKANLIĞI DÜZENLEME YAPMALI”
Gaziantep Kilis Tabip Odası, komplikasyon ile kötü tıbbi uygulamanın doğru biçimde ayrıştırılması ve hekimlerin çalışma koşullarının iyileştirilmesinin Sağlık Bakanlığı’nın sorumluluğunda olduğunu hatırlattı:
“Hastalarımızın hakları elbette gözetilmeli; ancak komplikasyonların kötü uygulamalardan ayrılması ve haksız cezaların önlenmesi şarttır. Hekimlerin çalışma koşullarını düzenlemek ve iyileştirmek Sağlık Bakanlığı’nın görevidir. Unutulmamalıdır ki sağlık hizmeti, hekim ve hasta arasında kurulan güven ilişkisiyle mümkündür. Bu ilişkinin cezalandırma kaygısıyla zedelenmesi, toplum sağlığına zarar verecektir.”
HABER MERKEZİ