EMO’dan Yaz Saati Uygulaması İçin Alternatif Çözüm Çağrısı

Elektrik Mühendisleri Odası (EMO) Gaziantep Şube Başkanı İslim Arıkan, Türkiye’nin 2016 yılından bu yana sürdürdüğü kalıcı yaz saati uygulamasının etkilerine ilişkin önemli değerlendirmelerde bulundu. Arıkan, uygulamanın yalnızca enerji verimliliği açısından değil, eğitim, sağlık, güvenlik ve toplumsal yaşam kalitesi bağlamında da yeniden ele alınması gerektiğini vurguladı.

Kalıcı yaz saati uygulamasıyla amaçlanan temel hedefin gün ışığından daha fazla yararlanmak ve enerji tasarrufu sağlamak olduğunu hatırlatan Arıkan, akşam saatlerinde gün ışığının uzamasının ticaret, turizm ve sosyal hayatı canlandırdığını, işten çıkan vatandaşların hâlâ gün ışığından faydalanabildiğini ifade etti.

Ancak uygulamanın kış aylarında ciddi sorunlara yol açtığını belirten Arıkan, “Sabah geç aydınlanması nedeniyle özellikle öğrenciler ve çalışan milyonlarca kişi karanlıkta yola çıkmak zorunda kalıyor. Bu durum hem uyku düzenini olumsuz etkiliyor hem de trafik ve yaya güvenliği açısından risk yaratıyor” dedi.

Arıkan, iki devreli eğitim yapan okullarda bu etkinin daha belirgin olduğuna dikkat çekerek tekli eğitim sisteminde derslerin daha geç başlamasının bu olumsuzluğu kısmen giderdiğini ifade etti. Kış döneminde karanlık saatlerde artan aydınlatma ve ısınma ihtiyacının ise akşam saatlerinde sağlanan enerji tasarrufunu büyük ölçüde dengelediğine işaret etti.

“Enerji Tasarrufu Verileri Şeffaf Şekilde Açıklanmalı”

Günümüzde enerji tüketiminin anlık olarak ölçülebildiğini hatırlatan Arıkan, kalıcı yaz saati uygulamasının gerçek tasarruf etkisinin, bu verilerin kamuoyuyla paylaşılmasıyla net bir şekilde ortaya konulabileceğini söyledi.

Avrupa Çift Saat Uygulamasını Sürdürüyor

Avrupa Birliği’nde halen yaz-kış saati uygulamasının devam ettiğini hatırlatan Arıkan, “Mart ayında saatler bir saat ileri, ekim ayında bir saat geri alınıyor. Avrupa Parlamentosu bu uygulamanın kaldırılmasını gündeme getirdi ancak hangi zaman diliminde kalınacağı konusunda uzlaşma sağlanamadığı için sistem sürüyor” bilgisini paylaştı.

Bölgesel Saat Düzenlemesi Önerisi

Türkiye’nin doğusu ile batısı arasında 76 dakikalık doğal zaman farkı bulunduğuna dikkat çeken Arıkan, buna rağmen tek tip saat uygulamasının sürdürüldüğünü belirterek şu öneride bulundu:

“Kış döneminde okul ve mesai saatlerinin bölgesel olarak yeniden düzenlenmesi, bazı illerde derslerin bir saat geç başlaması ülkemiz gerçeklerine daha uygun bir çözüm olacaktır. Konu, yalnızca enerji başlığı altında değil, bilimsel veriler ışığında ve toplumsal etkileriyle birlikte yeniden değerlendirilmelidir.”
HABER MERKEZİ